"En büyük olgunluklar en büyük zorlukları aşarken gelir."
İNSAN HİÇ BİLMEDİĞİ BİR KONUDA YAZABİLİR Mİ?
Evet insan hiç bilmediği bir konuda kitap yazabilir. Ben Doya Doya Yaşamak (DDY) kitabını, “bu kitabın içerdiği hiç bir konuda hiç bir bilgim ve deneyimim olmadan” yazdım, hem de 40 gün gibi kısa bir süre içinde hasta hasta yazdım. Bu kitabı yayın evine bastırtmak için ise tam 3 ay uğraştım!
DDY kitabını NEDEN ve NASIL yazdığımı kitaptan alıntılar vererek bu yayının sonunda verdim, bakınız (*).
Grup arkadaşımız İbrahim Karakoç bey, bir paylaşım için şöyle bir yorum yapmış. "Soluksuz tekrar okudum, bir elektronik mühendisi insani davraniş bilim dallarinda bu kadar derin bilgiye sahip olup, bunlari nasil kirk yillik yazar gibi ustalikla yazabilir diye hayret ettim. Sizi geç tanidigima uzüldüm Necdet bey."
Herhangi
bir konuda YAZABİLMEK İÇİN, o konuda MUTLAKA BİLİNÇ SAHİBİ OLMANIZ GEREKİR.
•
Yani o konuda hem bilgi hem deneyim sahibi olmanız gerekir. (BİLİNÇ = BİLGİ +
DENEYİM)
•
Düşünce gücünü iyi kullanmanız gerekir.
•
Herkesten farklı, tarafsız ve geniş açıdan düşünebilmeniz gerekir.
•
Zihninizi, aklınızı ve mantığınızı iyi kullanmanız gerekir.
•
Yeni ve özgün bilgiler (yaratıcı fikirler) üretebilmeniz gerekir.
•
Eğitime, değişime ve gelişime açık olmanız gerekir.
Ben
yazacağım konularda "BİLGİ ve DENEYİM EDİNMEK" için ve o konularda
"YENİ BİLGİLER ÜRETEBİLMEK" için, aşağıdaki yöntemleri uyguluyorum.
(1)
Yakın çevremde ve ülkemizde her gün yaşanan olayları yakından izliyorum.
(2)
Yaşadıkları problemler ile ilgili olarak, "yakınlarımın, arkadaşlarımın,
komşularımın ve ülkemizi yönetenlerin" problemin çözümüne yönelik neler
yaptıklarını izliyorum.
(3)
Onların olaylar ve problemler karşısında gösterdikleri davranış ve tepkileri
gözlemliyorum.
(4)
Yaşadıkları problemleri çözebilmeleri ve önlem alabilmeleri için, yakınlarıma
ve komşularıma SÜREKLİ yardımcı oluyorum.
(5)
Bilgi yanında deneyim sahibi de olmak için, her işimi MUTLAKA kendim yapıyorum.
Problemlerin çözümüne yönelik geliştirdiğim yöntemleri kendi üzerimde
deniyorum.
(6)
Yukarıdaki 5 madde için bütün konularda zihnimde ayrıntılı bir değerlendirme
yapıyorum.
•
Düşünüyorum, sorguluyorum ve kendi kendime sorular soruyorum.
•
Bu sorulara yanıtlar bulmak için mantık yürütüyorum.
•
Bu konularda zihnimde değerlendirme ve karşılaştırma yapıyorum.
•
Edindiğim bilgileri ve deneyimleri "kendi mantık süzgeçimden ve bilimsel
süzgeçten" geçiriyorum.
Böylece
her konuda, çoğu insandan farklı ve özgün BİLGİLER, yeni PROJELER, yeni ÇÖZÜM
ve ÖNLEM ALMA YÖNTEMLERİ üretebiliyorum.
Bir konuda bilgi sahibi olmak için, kesin olarak o konuda eğitim
almanıza ve kitap okumanıza hiç gerek yoktur!
Eğer
bu konuda hiç bilgi sahibi değilseniz, internette kısa bir gezinti (araştırma) yapmanız yeterlidir.
Bilgi
üretebilmek için ilk kural "ÖĞRENMEYİ ÖĞRENMEK"tir.
Yani
yukarıdaki belirttiğim 6 kuralı yaşam boyu uygulamaktır.
Yazmak
ise çok kolay, yaşam boyu gözleyerek ve deneyimleyerek edindiğiniz bilgileri ve
düşünerek kendi ürettiğiniz bilgileri, "herkesin anlayabileceği akıcı ve
sade bir dille" kaleme alacaksınız...
UYARI:
İnternetteki bilgi kirliliğine ve yalan yanlış haberlere dikkat!
(1)
Bilimsel olarak kanıtlanmamış hiç bir bilgiye,
(2)
Kaynağından kendinizin doğrulatmadığı haber niteliğindeki hiç bir bilgiye,
(3)
Kendi mantığınıza uygun olmayan hiç bir bilgiye,
KESİN
OLARAK İNANMAYINIZ!
Bu
tür konuları mutlaka BİR UZMANA DANIŞIN!
Çünkü,
sazan balığı gibi her yeme (bilgiye) atlarsanız, kendinizi kızgın bir tava
içinde bulabilirsiniz!
(*) DOYA
DOYA YAŞAMAK (DDY) KİTABINDA YAZMA KONUSUNDA O ZAMAN NELER YAZMIŞIM!
(1) DDY
KİTABI BİLİNÇ GELİŞTİRME YÖNTEMLERİ bölümünden alıntı
"Nereye
gittiğini bilen insana dünya bir kenara çekilip yol verir."
DDY
kitabını, kitabı yazma (geliştirme) süreci boyunca önce bir tohuma, sonra bir
filize, daha sonra bir fidana, bir ağaca ve ağacın gelişerek meyve vermesine
benzetebiliriz. Kullanacağımız toprak benim zihnim olsun, kullanacağım
gübre, hava ve su zaten zihnimde doğal olarak var (Allah’ın bana verdiği düşünce
gücü, bilinç ve mantık zihnimde zaten doğal olarak var) ve kullanacağım yöntem ise "tümden gelim yöntemi" olsun.
Şimdi
kitap yazabilmek için tek eksiğim şunlar: Yazacağım konular ile ilgili bilgi ve
deneyime sahip değilim, ne yazacağımı, kitabın hangi konuları içereceğini, siz değerli okurların bu kitabı okurken
edineceği bilgileri nereden bulacağımı, uygulamak isteyeceğiniz yöntemleri
nasıl geliştirebileceğimi ve hangi sıraya göre yazmam gerektiğini henüz bilmiyorum.
Doya
Doyamak Yaşamak (DDY) kitabının tohumunu zihnime ektiğim zaman ve zihnimi sadece
bu tohumu yetiştirmeye odakladığım zaman, önce bu tohum kendiliğinden zihnimde
kök vermeye başladı ve kökler hızla gelişmeye başladı (yani not tutmaya
başladım), sonra bir gün aniden toprağın dışına filiz verdi (yani kitap yazma
kararı verdim). Filizi büyütmeye çalıştıkça (yani kitabı yazmaya başlayınca)
kökler daha gelişmeye ve filiz önce fidan ardından ağaç olmaya başladı.
Ağacın
güçlenerek meyve vermesini istediğim için, ağacı yeni gübreler ile besledikçe (yani
düşünmeye ve araştırma yapmaya devam ettikçe) ağacın hem köklerinin hem
gövdesinin gelişmeye başladığını fark ettim. Ağacın kökleri ve gövdesi tohumun
atıldığı toprak ne kadar verimli ve sulak ise o kadar güçlü oluyor (şimdi ağaç
yerine yazlık villalar dikilen Kuşadası Davutlar’daki Karaova gibi!) ve çok
çabuk gelişerek meyve vermeye başlıyor. (Kırk gün gibi kısa sayılabilecek bir sürede
bu kitabı yazmış oldum!)
Anlattığım
bu yöntem ile kitap yazmak bir ağaç resmi yapmak kadar çok basit! Elinize bir
kâğıt kalem alın, önce kalın bir ağaç gövdesi, sonra gövdeye üç tane ana dal
ekleyin, sonra her ana dala yine üç tane kalın dal ekleyin ve bu dallara yine
üç tane ince dal ekleyin, bu şekilde ağacı (yani kitabı veya bilincinizi)
istediğiniz kadar geliştirebilirsiniz. Bu yöntem ile
kitap yazılabilir veya içinize doğru (içsel) yolculuk yapılabilir veya dışınıza
doğru (doğanın bütün ayrıntılarına doğru) yolculuk yapılabilir! Tümden gelim
yöntemi ile bilincinizi geliştirebilir ve Doya Doya Yaşamak için "benlik
bilincine ve kozmik bilince" sahip olabilirsiniz.
Ağaç
resmini çizerken unutmamanız gereken birçok önemli nokta var: Birinci nokta
şudur; ağaç resmini çizerken ağacın köklerini unutmayınız! Ağaçtaki dal sayısı
kadar kök sayısı olmalıdır, kökü gelişmeyen ağacın gövdesi ve dalları
gelişemez, çiçek açamaz ve meyve veremez veya küçük bir fırtınada ağaç yerle
bir olur! Bu nedenle dalları geliştirirken aynı yöntemle toprağın altına doğru
çizdiğiniz her bir kök için üç kök ekleyerek devam etmeniz gerekir.
Ağaç
resmi çizerken ikinci önemli nokta da şudur: Ağacın yapraklarını ve meyvelerini
çizmeyi unutmayın! İnsanlar meyve yemek (yani bilgi edinmek, ders ve zevk
almak) için kitap okurlar! Bu nedenle son olarak bilge insanların ruhunu
çağırmanız gerekiyor! Bu kitabı okurken kitabın yazarına (bana) sormak
isteyebileceğiniz soruların yanıtlarını bu kitabın son kısmına ekledim.
Bilgelerin ruhları kitabın sonunda emrinize amade bekliyor!
Benim
DDY kitabında şu anda yaptığım gibi, bilge insanların sözlerini ağacın
yaprakları, çiçekleri ve meyveleri olarak dalların arasına istediğiniz şekilde
yerleştirebilirsiniz! Fazla yaprak yerleştirerek meyvelerin yapraklar arasından
görünmesine engel olmayın! Ayrıca yükseklerdeki ince dalların uçlarına meyve
yerleştirmeyin! Çoluk çocuk genç yaşlı ağaca tırmanmadan aşağıdan uzanarak
meyve koparabilsin! Kitabı süslemeye yetecek kadar yaprak, ama mümkün olduğu
kadar çok meyve yerleştirin!
(2)
DDY KİTABI ÖNSÖZ kısmından alıntı
“Beni
öldürmeyen her şey beni güçlendirir.”
Hastalıktan
tamamıyla kurtulabilmek için, "Kendimi Değiştirme ve Kaliteli Yaşam Planını" hazırladım. Kitap sonuna eklediğim bu plan, "Kendimi Tanıma ve Değiştirme Planı,
Ruhumu Besleme ve Sağlıklı-Mutlu Yaşama Planı" olarak iki ayrı kısımdan
oluşmaktadır. Sonra bu planı oluşturan maddelerdeki cümlelerin bana ne demek
istediğini ve bunları nasıl uygulayabileceğimi düşünmeye başladım. Daha önce iş
hayatımda proje üretme ve gerçekleştirme süreçlerinde yaptığım gibi, bu planı
da gerçekleştirebilmek için düşünmeye başladığım zaman (zihnimi sadece bu
konuya odakladığım zaman), bu konuda okuduğum, edindiğim bilgilerin ve hastalık
süresince yaşadığım deneyimlerin bir sonucu olarak, zihnimin her gün yeni yeni
düşünceler (fikirler) üretmekte olduğunu fark ettim. Kendim için hazırladığım
planı uygulayabilmek için, bu yeni düşünceleri unutmamam (yazılı hale getirmem)
gerekiyordu. Bu nedenle hastalığımın iyileşme sürecinde aklıma gelen bütün
düşünceleri not etmeye başladım. Yakınlarıma ve arkadaşlarıma da yarar sağlamak
amacıyla, bu düşünceleri ve deneyimleri kitap haline getirmenin daha faydalı
olabileceğini düşünerek, DDY kitabını yazmaya başladım.
YORUMLAR
Fahriye
Gür “Okumak okuduğunu anlayıp akında tutmak yorumlamak yorumlarını yazabilmek
aktarabilmek ,zeka araştırma ,yetenek ,tesekkurler”

YAZMAK,
YanıtlaSilSİZİ DEĞİŞTİRİR!
Yazarak, bizi heyecanlandıran yol arkadaşlarımıza; çocuklara, kadınlara, gençlere, erkeklere davetimizdir:
İçinizdeki yazara yetki verin!
Yeni bir değişim yaratma cesaretine sahip olun!
Hayal kurun, deneyimleyin, gülümseyin, sevinin, kederlenin, dokunun, gerçek ve içten olun, sevin, yazın!
Daha fazla neşe, özgürlük ve umut isteyenler için yazın!
İnandığınız bir şeyi yapma cesareti gösterin!
Yazmak, sizi değiştirir!
Yazınsal duyarlılık ile yazılmış, yazınsal değeri olan eserlerinizi - şiir, öykü, roman, hikâye, deneme, biyografi, anı, tiyatro, inceleme vb.- bize gönderebilirsiniz!
Dorlion Yayınları
e-posta adresimiz:
dorlionyayinlari@gmail.com
Dorlion Uluslararası Yayınevi
https://dorlionyayinlari.com/uluslararasi-yayinevi